Formasyon Kalkacak mı?

Pedagojik formasyon, eğitim fakültesi mezunu olmayanların öğretmenlik yapabilmesini sağlayan, YÖK’ün belirlediği şartlar ve kontenjan dahilinde açılan bir eğitim programıdır. Pedagojik formasyonun öğretmenlik için şart olması onbinlerce adayı bu sertifikayı almaya yönlendirmektedir. Ancak son zamanlarda “Pedagojik formasyon kalkacak mı?” gibisinden birçok soru gelmektedir. Bu soruların kaynağı ise geçen aylarda ortaya çıkan formasyonun kaldırılması yönündeki yetkililerin açıklamaları. YÖK Başkanının ve Milli Eğitim Bakan Yardımcısının formasyon kaldırılmasıyla ilgili haberlerimizi okumak için aşağıdaki bağlantılara bakabilirsiniz.

YÖK Başkanı Saraç’tan Formasyon Açıklaması

Bakan Yardımcısı: YÖK, Formasyon Eğitimlerini Durdurmalı

Bu haberler formasyon kaldırıldığı şeklinde yorumlandı. Hatta halihazırda formasyon eğitimine devam eden arkadaşlar bile bizlere mesajlar atarak bu durumun kendilerini etkileyip etkilemediği hakkında bilgi almaya çalıştılar. Son günlerde forumlara ve formasyon grubumuzdaki yorumlara baktığımızda adayların kafasının bu konuda karışık olduğunu görmekteyiz.

Öncelikle şunu başta belirtmeliyiz ki “Pedagojik Formasyon” programının tamamen kalkması söz konusu değildir. YÖK’ün geçen seneki ve bu seneki açıklamalarını da ele alacak olursak pedagojik formasyonun adının değişeceği tarafımızdan da bekleniyor. Yani bu programın adı formasyon eğitimi de değil de “tezli yüksek lisans” olacak. Ancak bu isim beraberinde birtakım yenilikler ve değişiklikler de getirecek. Örneğin tezli yüksek lisans programlarına girişte en önemli kriterlerden biri ALES olarak görünüyor. Eğer aksi yönde bir karar belirtilmez ve formasyon programın şekli değişirse bundan sonraki süreçte ALES puanının şart olacağını söyleyebiliriz. Bunun yanın da en büyük değişiklik ise bu kadar bol kontenjanların olmayacağıdır. Hem bakanlığın hem de YÖK’ün bu konudaki açıklamalarına bakacak olduğumuzda temel amacın kaliteyi arttırmak olduğunu görebiliriz. Bunu sağlamanın da en basit yolu olarak kontenjanları azaltıp az ama yüksek puanlı adaylara bu eğitimi vermeyi düşünmektedir yetkililer. Aynı zamanda atama bekleyen öğretmen sayısının 500 bine yaklaştığı bugünlerde bu sayının daha da artmaması adına kontenjanların azaltılması beklenmektedir.

Bilindiği üzere YÖK geçen yıl bu zamanlarda öğretmen yetiştirmek için akademilerin kurulacağını, pedagojik formasyon programı yerine yüksek lisans eğitimi düşündüklerini belirterek pedagojik formasyon kontenjanını 15 bin kişiyle sınırlı tutmuştu. Ancak formasyon bekleyen adayların yoğun tepkisi üzerine YÖK bu kararından vazgeçmiş ve kontenjan belirleme konusundaki yetkiyi üniversitelere devretmişti. Bu nedenle üniversiteler neredeyse tüm kapasitelerini kullanarak azami sayılarda kontenjanlar belirlemişti formasyon programı için. Son bir senede yaklaşık 100 bin adayın formasyon aldığı tahminleri yapılmaktadır. Bu sayının artması atama bekleyen öğretmenlerin sayısını da arttığından bakanlık zor durumda kalmaktadır.

Yukarıda ele aldığımız durumların hepsini bir araya getirdiğimizde halihazırda devam eden pedagojik formasyon programlarının her an bir değişikliğe uğrayarak kontenjanların azaltıldığı ve şartların değiştiği yeni bir isimle sistem değişikliğine gidilebileceği sonucuna ulaşıyoruz. Bu nedenle formasyon bekleyen tüm arkadaşlarımızın şu an verilen ve neredeyse başvuran herkesin kabul edildiği formasyon programlarına kayıt olmaları, bundan sonraki süreçte mağdur olmamaları için elzemdir.