Kategori: Gündem Manşet

43 Marka İçme Suyu İncelendi; RESMEN ZEHİR İÇİYORUZ!

Bursa Teknik Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümünden 4 akademisyen, içme suyu analizlerinde bulunmak amacı ile 43 tane markanın içme suyunu inceledi ve sonucunda resmen zehir içtiğimiz anlaşıldı.

Milliyet’ten Mert İnan’ın konu aldığı haberin başlığı şu şekildeydi;  “Yüzlerce kat fazla çıktı… Duş bile alınmaz! Resmen zehir” Mert İnan’ın haberine göre, su örnekleri içerisinde tespit edilen en yüksek ağır metal konsantrasyonları, baryum, kurşun, stronsiyum oldu. Sularda en yüksek oran olarak baryumda 366.08, kurşunda 0,80 ve stronsiyumda ise 6,01 ppB oranları ölçüldü. İçme suyu yoluyla maruz kalma dozunun baryum için en fazla 0,004, kurşun için 0,029 ve stronisyum için de 0,0012 mikrogram olduğu belirlendi.

Araştırma sonucunda “Ambalajlı içme suyu tüketmenin Pb(kurşun) seviyesine göre kanserojen risk oluşturduğu gözlenmektedir. Toplum sağlığının korunması açısından uygun kontrol tedbirlerinin alınması gerekmektedir. Sularda As, Pb, Mn, Cd, Cu, Hg Cr gibi ağır metallerin bulunması ciltte incelme, böbrek hasarı, karaciğer sirozu, sinir sisteminde ileti bozuklukları, gibi sorunlara yol açabilmektedir. Toplumun bir bölümünün, su ihtiyacını sağlıklı olduğuna güvenemediği için musluk suyu yerine ambalajlı sulardan karşıladığı bir gerçektir. Ambalajlanarak tüketime sunulan doğal kaynak suları ve içme sularının bakteri içermemesi kadar ağır metal bulunma durumu ve konsantrasyonu da önem arz etmektedir” ifadeleri kullanıldı.

Kimya Mühendisleri Odası Başkanı Dr. Ali Uğurlu, konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı; “Tespit edilen en yüksek baryum oranı korkutucu. Kurşun miktarı 0.010’un altında olması gerek ancak 8 katı çıkmış. Araştırma sonuçlarına göre bazı içme suları dördüncü derece su kalitesinde. Böyle bir ürün ancak banyoda kullanılır. Baryum (Ba), kurşun (Pb) ve stronsiyum (Sr) ağır metallerdir. Bu ağır metallarin kansorejen etkileri var. Bazı organlarda birikme, mutasyon, dejenerasyon etkileri söz konusu olabilir. Çünkü bu metaller vücutta birikme yapabiliyor. Ambalajlı su sektöründe korkunç derece denetimsizlik var. Standart dışı firmaların ruhsatları iptal edilmeli”

Çevresel Etkenler

Araştırma sonucunda edinilen bilgilere göre;  “Sudaki kirliliğin çoğu kimyasal kaynaklı. Sanayi atıkları, tarımsal ilaç atıkları, petrol su kimyasında önemli değişiklikler yapmaktadır Ayrıca doğal sular, mineral, cevher ve kayaçlarda etkileşim yoluyla ayrışmalara ve bu şekilde metallerin suya karışmasına sebep olabilirler. İçme suları da bu kaynaklardan temin edildiğinden kimyasal bileşimleri sürekli değişir.”

Paylaş

Son Konular

  • Diğer

Köpek Mamaları

Köpeklerin sağlıklı bir beslenmeye sahip olması hayatları boyunca sağlıklı ve mutlu kalmalarının temel özelliğidir. Ancak… Devamı...

% Gün Önce
  • Eğitim

Dünyanın En İyi Üniversiteleri (2023)

Dünyanın en iyi üniversiteleri sıralaması farklı kriterlere göre değişebilir, ancak genellikle akademik performans, araştırma etkinliği,… Devamı...

% Gün Önce
  • İnanç

Apateizm nedir?

Apateizm, inanç veya duygu olarak ilgi veya önem göstermemek, ilgisiz kalmak anlamına gelir. Bu, din… Devamı...

% Gün Önce
  • Keşfet

Uzak Doğulular neden çekik gözlüdür?

Uzakdoğulular genetik olarak çekik gözlü olabilirler. Bu genetik yapı, güneş ışığının zayıf olduğu bölgelerde görme… Devamı...

% Gün Önce
  • Manşet
  • Yararlı Siteler

Mavi Bisiklet film incelemesi

En İyi Film Ödülü, En İyi Yönetmen Ödülü, 53. Antalya Film Festivali'nde En İyi Senaryo… Devamı...

% Gün Önce
  • Sağlık

No Touch Lazer Nedir?

Göze temas etmeden yapılan bir lazer tedavisi olan temassız uygulama, geleneksel yöntemlere göre daha güvenilir… Devamı...

% Gün Önce